Hollanda’nın Zutphen şehrinde yaşayan üniversite öğrencilerinin hazırladığı 60. Yıl belgeseli salonda bulunan izleyicileri duygulandırdı.

Focus Film Huis salonundaki belgesel gösterisine Arnhem Belediye başkanı Ahmed Marcouch, belediye başkan yardımcıları Maurits van de Geijn, Cathelijne Bouwkamp, Doğu Hollanda Polis Birimi Sektör Başkanı Sezgin Sezer, Türk asıllı polis memurları, politikacılar, sivil toplum temsilcileri, Türk ve Hollanda vatandaşları katıldılar.

Belgesel hakkında bilgi veren Mehmet Ali Görmez ve Zehra Tüfek, “Belgeselde 60 yıl öncesine dair kişisel hikayelerini anlatan büyüklerimizi göreceksiniz. 1962 yıllarında Hollanda’ya işçi olarak gelmiş, çeşitli fabrikalarda zor işlerde yıllarca çalışmışlar. Ailesini geride bırakıp, dilini ve kültürünü bilmediği bir ülkeye gitmek nasıl bir şeydi? Hangi zorlukları yaşadığını gösteren bu belgeseli büyüklerimizin görüşlerini alarak yaptık. Bu projeyi iş ve okulumuzun yanında gönüllü olarak yaptık (yani bir okul ödevi için değil). Amacı, bu hikayeleri gelecek nesillere aktarmak ve hep birlikte 60 yıl öncesine dönerek zamanın durmasını sağlamaktı. Bu yılkı üçüncü gösterimimiz ve her gösterimde yaptığımız gibi, bilet satışlarından ve bağışlardan elde edilen gelirle bir su kuyusu açıyoruz. Zutphen’deki misafir işçiler adına Somali’de, Deventer adına Gana’da birer su kuyusu için bağış yaptık. Neden bir su kuyusu diye sorarsanız? Su, insanın temel ihtiyacıdır. Hollanda’da hemen her yerde temiz içme suyuna ulaşmak neredeyse her zaman mümkündür, ancak maalesef her ülke için bu geçerli değil. Peygamber Efendimiz (sav) su kuyusu hakkında şöyle buyurur: “Bir kimse bir kuyu kazarsa, o kuyudan içen her susuz insan veya kuş için Allah (Cenab-ı Hak) tarafından sevap verilir.” Ayrıca, “İnsan öldüğünde amelleri sona erer, ancak üç şey hariç” der ve bunlardan biri de “devam eden sadaka”dır. Öyleyse, bu dünyada bizden sonra bile insanların temel ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir şey bırakabilmemiz ne kadar güzel. Umarız bu akşam yine güzel bir bağış toplayabilir ve Arnhem’deki misafir işçiler adına bir üçüncü su kuyusu açabiliriz.

Bu akşam sonunda toplanan miktarı ve bilet satışlarından elde edilen geliri açıklayabiliriz.
Bu projenin başlangıcına sizi götürmek istiyorum. Stichting Kunstkracht’tan, gençler için medya içeriği üretmemiz istenmişti. Konuyu kendimiz seçme özgürlüğümüz vardı ve bize tatmin sağlayacak bir şey yapmak istedik. Öncelikle etkinliğimize katılımınız için hepinize teşekkür ederiz” dedi.

Arnhem Belediye başkanı Ahmed Marcouch, değerli misafirler, bugün burada, 60 yıllık göç tarihimize birlikte bakmak, geçmişimizi anlamak ve geleceğe umutla bakmak için bir araya geldik. Göç, yalnızca bir yolculuk değil; aynı zamanda hayatlarımızda derin izler bırakan bir mücadele hikayesidir. Bu yolculuk kolay olmadı. Ailelerinden, dostlarından, sevdiklerinden ayrıldılar. Bu ayrılık, beraberinde çokça hüzün ve özlem getirdi. Ancak bu zorluklar, hızlı para kazanma ve bir gün köylerine geri dönme hayaliyle göğüslendi. Oysa gerçek, hayal ettiklerinden çok farklıydı. Zor şartlarda çalıştılar.
Birçokları için dil bilmemek, birbirine bağımlı bir yaşam sürmek zorunda olmak büyük bir mücadeleydi. Kimliğimizin bir parçası olan memleketimiz, köklerimizdir. Nereden geldiğimizi bilmek, kim olduğumuzu anlamak ve daha özgüvenli bireyler olarak bu ülkeye katkıda bulunmak için gereklidir. Kendimize güvenerek, aynı zamanda iyi birer Hollandalı olabiliriz.

Göç bir zamanlar büyük bir sorundu. Ama Hollanda’nın İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden inşa edilmesi için bu adımlar atıldı. Bugün ben, göçmen bir ailenin çocuğu olarak, Arnhem şehrinin belediye başkanıyım. Bu, sizin fedakârlıklarınız ve katkılarınız sayesinde mümkün oldu. Arnhem, Türk toplumunun ve girişimcilerinin başarılarıyla gurur duyuyor. Sizleri, kim olduğunuz için yürekten kutluyorum. Hollanda harika bir ülke. Bir refah devletinde yaşamak büyük bir şans. Bu ülkenin sunduğu güzellikleri koruyalım ve bu toplumun bir parçası olduğumuz için gurur duyalım. Sevgili hemşehrilerim, kimliğinizi, köklerinizi, kültürünüzü koruyun. Ama aynı zamanda, Hollandalı kimliğinizi de benimseyin. Çünkü sizler, bu iki dünyanın birleşiminde, bu ağacın gövdesinde yer alıyorsunuz. Arnhem sizlerle gurur duyuyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Belgesel gösteriminde 1875 Euro toplanırken, Sanatçı Ali Turanoğlu söylediği türkülerle seyircileri geçmişe götürdü.